Gerçek dünyayı sanal platforma kopyalamak ya da baştan başa hayali bir dünya yaratmak için gerçekçi ses ve görüntülerin kullanıldığı bilgisayar simülasyonlu gerçekliktir.
TEKNOLOJİDE GERÇEKLİĞİN “R” HALİ
Günümüzde ezberleri bozan teknolojilerin süratle büyümesi ve çeşitlenmesiyle birlikte, onları tanımlayan kelime ve terimler de değişerek artmaktadır. Bunların başında gelen ve yerleşik pazarda dengeleri değiştirme gücüne sahip olan basamağın insan ve makine etkileşiminin geldiği boyut. Teknolojinin “gerçek” dünyaya “sanal” yansımalarını başlıklar halinde inceleyelim.
Artırılmış Gerçeklik (AR – Augmented Reality)
Sanal Gerçeklik (VR – Virtual Reality)
Karma Gerçeklik (MR– Mixed Reality)
Genişletilmiş Gerçeklik (XR – Extended Reality)
SANAL GERÇEKLİK (VR – VIRTUAL REALITY)
Sanal Gerçeklik (VR – Virtual Reality)gerçek dünyayı sanal platforma kopyalamak ya da baştan başa hayali bir dünya yaratmak için gerçekçi ses ve görüntülerin kullanıldığı bilgisayar simülasyonlu gerçekliktir. Her ne kadar bizler günümüz teknolojisiyle aşina olsak da sanal gerçeklik ürünlerinin ilk denemeleri çok daha geriye, 1930’lu yıllara uzanmaktadır.
Sanal Gerçeklik aslında beş duyunun algılanmasını amaçlayarak ortaya çıkmıştır fakat günümüzde iki duyuya yönelik uygulamaları popülerdir ve gerçeklik gözlüğünün yanı sıra simülasyon cihazlarına ek olarak gerçeklik kulaklıklarıyla desteklenir. Koku alma ve dokunma duyularına yönelik sanal gerçeklik cihazları hayata geçirilmiş olsa da tat almaya yönelik tuzlu, tatlı, ekşi ve acıyı ayırt eden simülasyonların denemeleri de devam ediyor. Oyun, eğlence ve çeşitli simülasyon araçlarıyla hayatımıza giren sanal gerçeklik, bugün çok daha fazla sektörde pratik gerektiren birçok uygulamaya hizmet ederken, değişerek gelişmektedir.
ARTIRILMIŞ GERÇEKLİK (AR – AUGMENTED REALITY)
Bazı cep telefonlarındaki AR efektlerinden tanıdığınız ve özellikle bir çizgi film karakterinden yola çıkarak yaratılarak tüm dünyada ses getiren sanal gerçeklik oyunundan sonra adından sıklıkla söz ettiren Artırılmış Gerçeklik teknolojisi, fiziksel ortama ses, video, grafik veya GPS verileri gibi bilgisayar tarafından oluşturulan duyusal girdilerle dijital artırılmalar ekleyen bir teknolojidir.
Artırılmış Gerçekliğin tarihçesine dair bir fikriniz yoksa, az sonra okuyacaklarınız sizi şaşırtabilir. İlk olarak 1900’lerin başlarında yazar L. Frank Baum, artırılmışg asıl çıkış noktası olan ve gerçek hayata veriler aktarmayı amaçlayan elektronik ekranlardan söz etse de bu fikrin teknolojiye dökülmesi daha sonraları olmuştur. Görüntü yönetmeni Morton Heilig, 1957’de çalışmalarını başlattığı ve 1962’de geliştirdiği Sensorama adlı sinematograf cihazıyla artırılmış gerçeklik dünyasının kapısını açmıştır. 1966 yılında ise ABD’li bilgisayar mühendisi IvanSutherland, HMD (Head mounteddisplay) ‘başlığa yerleştirilmiş görüntü’ teknolojisi cihazını üreterek bugünün teknolojisi için önemli bir çalışmayı hayata geçirmiştir.
AR, o anki gerçek neyse onu kullanır, ona dijital eklemeler ve çeşitli cihazların kullanımını ekler. Cep telefonu ve tabletler bilinen en yaygın AR araçlarıdır ve barındırdıkları uygulamalar kamera aracılığıyla mevcut ortama görüntüde dijital bir içerik katmanı yerleştirir.
KARMA GERÇEKLİK (MR – MIXED REALITY)
Sanal Gerçeklik (VR) ve Artırılmış Gerçeklik (AR) iki başlık altında ele alınırlarfakat her ikisinin kombinasyonundanbir başka başlıkortaya çıkmaktadır: Karma Gerçeklik (MR).
Açıklamasını yaptığımız gerçeklikler içinde en etkileyici ve ilham verici olan kesinlikle karma gerçeklik. Fiziksel ve dijital nesnelerin bir arada olup, gerçek zamanlı etkileşime girdiği yeni ortamlar üretmek için gerçek ve sanal dünyanın birleştirilmesine karma gerçeklik denir.Sanal görüntüler ve efektler gerçek yaşamdaki bir mekana yerleştirilir ve bu sayede yeni imgeler, gerçek ortamda yani fiziksel dünyayla bir dereceye kadar etkileşime girebilir.
Örneğin VR’de onu destekleyen gözlükle sanal bir dünyanın içinde bulabilirsiniz kendinizi fakat bu o an bulunduğunuz mekanla hiçbir bağı olmayan, sanal bir ortamdır. AR’de ise sanal objeleri gerçek dünyayla görüntüde birleştirirsiniz fakat öğelere müdahale edemezsiniz.Oysa MR yani karma gerçeklikte aslında üzeri boş olan bir masada karşınızdaki kişiyle satranç oynayabilirsiniz. Evet, taşlara müdahale etmek elinizde ve evinizin masasına taşıdığınız sanal görüntüdeki öğelere müdahale ederek hamlelerinizi gerçekleştirebilirsiniz.
GENİŞLETİLMİŞ GERÇEKLİK (XR – EXTENDED REALITY)
XR yani Genişletilmiş Gerçeklik kafanızı karıştırmasın. Çünkü XR, az önce açıkladığımız diğer üç gerçekliği (AR, VR, MR) tek terim altında bir araya getiren bir tanımdır. MR, gerçek dünya ve sanal dünya ile insan-makine etkileşiminin buluşma noktasıdır. Öyle ki, bu teknolojileri farklı giyilebilir cihaz ya da elektronik aksesuarlar yerine tek bir cihazda kullanma imkanı sunan çalışmalar yapılmaktadır.
VR, AR, MR, XR VE ENDÜSTRİ 4.0
Artırılmış Gerçeklik (Augmented Reality) ve Karma Gerçeklik (Mixed Reality) dünyasıyla endüstri 4.0 da hareketlilik kazandı. Çünkü Artırılmış Gerçeklik, yakın geçmişte akıllı perakendecilik döneminin startını verdi. Artık fiziki mağazalara gitme ihtiyacı duymadan, alışveriş yapmanın da ötesinde nesneleri istediğimiz ortamda artırılmış gerçeklik sayesinde konumlandırma, değişik renk seçenekleriyle uyumunu görme, ürün içeriklerine dair bilgilere ekrandan erişim, bagaja teslim kargo uygulamalarından otonom çözümlere kadar farklı imkanlardan bahsediyoruz.Bugün perakendede, eğitime, mimariden modaya kadar hemen her sektörde AG ve MR teknolojisinden istifade edildiğini söyleyebiliriz.
Karma gerçeklik beraberinde getirdiği sürdürülebilir değişim özelliğiyle önümüzdeki yıllarda hayatlarımızda çok daha fazla yer alacak. Belki önümüzdeki birkaç yıl içinde en sevdiğiniz filmin oyuncularından birinin yerine geçerek, filmin seyrini değiştiren kişi siz olacaksınız.